SİLAHLARA VEDA
Terörsüz Türkiye açılımı, Devlet BAHÇELİ’nin 22 Ekim 2024 tarihinde TBMM’de, terör örgütü PKK lideri Abdullah ÖCALAN’ın İmralı’daki tecridinin kaldırılması hâlinde PKK liderinin Meclis’te konuşmasını ve örgütün feshedileceğini ilan etmesini talep etmesi ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ın destekleriyle başlatıldı.
Sürecin başlaması
AKP, MHP, DEM ve HÜDA PAR ittifakı, işbirliği ve girişimleri sonucunda PKK Terör örgütü lideri ÖCALAN, 27 Şubat 2025'te "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" yaptı. Yapılan çağrıda, “PKK’nın kendini feshetmesi”,“Tüm silahlı grupların silahlarını bırakması” istendi.
Terör örgütü PKK, 5-7 Mayıs 2025 tarihlerinde, Kuzey Irak'ta topladığı kongresinde örgütün feshini ve silah bırakma kararını aldıklarını duyurdular.
Cumhurbaşkanı Sayın ERDOĞAN: “Terör örgütü kayıtsız şartsız kendini feshetme ve silahları bırakma kararı aldığını açıkladı. Bu açıklamayı örgütün tüm uzantılarını kapsayan bir karar olduğunu değerlendiriyoruz.” Dedi.
PKK'nın geçmişte yaptığı silah bırakma girişimleri:
1. PKK’nın ilk silah bırakma girişimi, 1999 yılında ÖCALAN’ın yakalanması ve Kenya’dan getirilmesi sonrasında,
2. “Demokratik Açılım” veya “Kürt Açılımı” adı verilen 2009 yılında,
3. “Çözüm Süreci”, 21 Mart 2013 tarihinde Diyarbakır’da ÖCALAN’ın: "Silahlar sussun, fikirler konuşsun" ifadelerinin yer aldığı mektubundaki çağrısıyla yapıldı.
Her 3 girişimin de başarısız olması nedeniyle Türk milletinde güven sarsıldı.
Dünyadaki Terör Örgütleri nasıl teslim oldu, silahları nasıl teslim ettiler?
Silahlara veda derken İngiltere-İrlanda’da İrlanda Cumhuriyet Ordusu (IRA); Almanya’da Kızıl Ordu Fraksiyonu (RAF) ve İspanya-Katalonya Bask Ülkesi ve Özgürlük (ETA) örgütlerinin silah bırakma süreçlerinin nasıl yapıldığını inceledim.
1. İngiltere’nin İrlanda’daki egemenliğine son vermek ve tüm İrlanda adasını birleşik,
bağımsız bir cumhuriyet haline getirmek amacıyla kurulan IRA, 28 Temmuz 2005'te silahlı mücadeleyi sonlandırdığını ilan etti. IRA bu süreçte 1800 insanın ölümüne neden oldu.
Süreç, Uluslararası Bağımsız Silahsızlandırma Komisyonu (IICD, başında Gen. John de Chastelain) tarafında yürütüldü. Buna Finlandiya ve ABD’den uzmanlar da destek verdi. Silahlar “tamamen kullanılamaz hale getirildi”: mekanik olarak parçalanma, betonlama, mermi yerleştirmeye izin vermeyecek şekilde mühürleme gibi yöntemler kullanıldı.
İşlem, Gen. de Chastelain ve IICD heyetiyle birlikte, hem Katolik rahip Father Alec Reid, hem de Protestan vaiz Rev. Harold Good’un gözetiminde çeşitli gizli yerlerde birkaç gün sürdü. Temmuz–Eylül 2005 döneminde silahlarını teslim etti. Silahlarla birlikte mühimmatlarda imha edildi.
2. Almanya’da 14 Mayıs 1970 tarihinde kurulan RAF, özellikle Amerikan emperyalizmine, NATO’ya ve Batı Almanya'nın kapitalist sistemine karşı silahlı mücadele eden bu sol görüşlü örgüt olarak kuruldu. 30 yılda, 30 kişinin ölümüne neden oldu.
Alman devleti, 1970’lerden 1990’lara kadar süren mücadelede çok sert, istihbarat odaklı, baskıcı ve yüksek güvenlikli yöntemler kullandı. Örgüt üyeleri çoğunlukla yakalanıp yargılandı, teslim olmayanları öldürdü.
Özellikle Stuttgart'taki yüksek güvenlikli Stammheim Cezaevi'nde RAF liderlerinden Andreas Baader, Gudrun Ensslin ve Jan-Carl Raspe’nin aynı gece intihar etmiş olarak bulunması olayını Alman devleti "intihar" olarak tanımladı. Ama kamuoyunun bunu "devlet eliyle örtülü infaz" olarak yorumladı.
Veriye dayalı belgelenmiş kitlesel silah teslimi yapıldığına dair örneği bulunmamaktadır.
3. ETA, 1959 yılında İspanya’nın kuzeyinde ve Fransa’nın güneyinde yaşayan Bask halkı için bağımsız bir sosyalist Bask devleti kurmak amacıyla kurulmuştur. ETA, 1960’lardan 2010’lara kadar süren silahlı mücadelesi boyunca yaklaşık 850 kişinin ölümüne neden oldu.
2011’de şiddet eylemlerine son verdi ve aktif silah bırakma süreci 8 Nisan 2017'de Bayonne (Fransa) civarında başladı. ETA, cephaneliklerin koordinatlarını gönderdi. Silahlar depolardan teslim alındı ve imha edildi.
Silah teslim sürecinde; “Barış Zanaatkârları”, Uluslararası Temas Grubu (International Contact Group), Sivil Gözlemciler ve Aktivistler hazır bulunmuşlardır.
Biz gelelim Terörsüz Türkiye sürecindeki silah bırakma sürecine:
PKK Terör örgütü, kendini fesh ettiğini 7 Mayıs’ta açıkladı. Ancak 11 Temmuz 2025 tarihinde Irak’ın kuzeyinde Süleymaniye Erbil’de Kürdistan Bölgesel Yönetimi sınırları içindeki Casene Mağarası” önünde 50 kadar PKK militanı üzerlerinde taşıdıkları tüfek, tabanca vb. silahları çıkarıp yaktılar.
Silah imha töreninde, MİT, IKBY, Irak hükümeti, DEM Parti, insan hakları STK’ları ve uluslararası gözlemci statüsünde sivil toplum temsilcileri hazır bulunmuşlar. Resmî olarak BM ya da diğer büyük uluslararası misyonlardan temsilcinin yer almadığı öğrenilmiştir.
11 Temmuz 2025’teki silah bırakma töreni, MİT’in koordinasyonuyla yürütülmüş, törenin dili, kullanılan semboller, sınırlı katılım, sahadaki güvenlik, lojistik ve diplomatik hazırlıkların büyük kısmı MİT tarafından organize edildiği bilgisi alınmıştır.
Silah teslimi sürecinin MİT’în koordine etmesi biraz da olsa içimizi rahatlattı.
Halkımızın merek ettiği cevaplar?
Halkımız silahlar neden Türkiye’de teslim edilmiyor? Silahlar neden Türk askeri veya emniyet yetkililerine teslim edilmiyor? Silahlar, 1980 ihtilal dönemlerinde olduğu gibi neden teslim edenin adı soyadı, teslim ettiği silahın markası ve üzerindeki seri numarası yazılıp teslim alınmıyor? Teslim edilen silahların kriminal incelemeleri neden yapılmıyor?
Gibi soruların cevabını halkımız merak ediyor.
Hukukçular, silahların kriminal inceleme yapılmadan yakılmasını suç delilinin karartılması veya gizlenmesi eylemine girdiğini söylüyor.
Terörsüz Türkiye Açılımı Sürecinde göstermelikte olsa 50 PKK militanının silahları çıkarıp, imha etmesi iyimser açıdan baktığımızda iyi bir başlangıç gibi gözüküyor. Ancak, mühimmatlar, patlayıcılar, mermiler teslim edilmedi.
Asıl önemli olan: Türk milleti, PKK’nın Irak ve Suriye’deki askeri kamplarındaki depolarda, mahzenlerde, beton tünellerde sakladığı silahların, mühimmatların patlayıcıların, mermilerin Türk güvenlik yetkililerine teslim edilmesini bekliyor.
Halkımız, Amerika’nın Kuzey Doğu Suriye’de PYD ’nin fiilî, siyasi ve idari kontrolündeki Kürt Özerk Bölgesine verdiği binlerce tır dolusu ağır ve ileri teknoloji silahların ne zaman teslim alınacağını merak ediyor. Amerika’nın PYD/YPG’lere verdiği silahların Türk makamlarına teslim edilmeyeceği kanaati yaygın.
Terörsüz Türkiye istiyoruz ancak güncel sınırları güçle, kuvvetle zorbalıkla değiştiren emperyalist ülkelerin dayatmalarına karşıyız.
Türkiye’yi böldürtmeyecek, dayatmalara karşı çıkacak, devletinin yanında yer alacak, milli ve insani değerlere sahiplenecek yüce Türk milletine, Türk devletine ve Türk gençliğine güveniyorum. En büyük Türk Atatürk’ün birleştirici ilkelerine inanan milyonlar var. Milyonlara güveniyorum. Ne mutlu Türk’üm diyene. |